Albros Опубликовано: 9 апреля, 2008 Жалоба Share Опубликовано: 9 апреля, 2008 'İçtihat kapısı k.nmamıştır' Dini, güncel toplumsal hayata nasıl tercüme ederim kaygısı taşıyorsunuz tabii. Ben o dönemlerde Cumhuriyet'in yetiştirdiği nesille, onların cemiyet hayatındaki problemleri ile yüzleşiyordum. Birçok tartışma açılıyordu. Bunun yanında zikretmem gereken başka bir şey daha var. Ben İmam-Hatipte iken bir yıldan fazla bir süre, farklı ortaokul ve liseden öğrencilerin de bulunduğu bir yurtta kaldım. Oradaki öğrenciler bana soru soruyorlar, çeşitli konularda tartışıyorlardı vs. Bunların yanında benim de hayatın içerisinde karşı karşıya kaldığım problemler vardı ve bu problemleri daha evvelki beşerin ürettiği dinî bilgiyle çözemeyeceğimi görüyordum. Bu bilgilerin de kökü vahye, Kitap'a dayanıyor; fakat bu çıkarımı yapan da bir beşer nihayetinde. Konular arasında örtüşmeyen noktalar, vakti geçmiş hususlar keşfediyordum. Fakat gelin görün ki, etrafımda öyle hocalar vardı ki, onlar için bırakın içtihat üzerine düşünmek, Hanefi iseniz Hanefilikten çıkmanız dahi mümkün değildi. Hatta Hanefi iken başka bir mezhebi herhangi bir noktada taklit etmeniz caiz görülmüyordu. Böyle de bir hava, böyle de bir "çevre baskısı" vardı... Okumalarınız bu çerçevede mi şekillendi? Daha sonra fıkıh usulü kitapları okumaya başladım. Okudukça anladım ki, bu meselelerdeki tabular, sadece bizim zihinlerimizde imiş. Bazı kaynaklar, kişiler içtihadın şartlarını abartıyorlarmış. İçtihadın basit bir şey olmadığını, fakat imkansız da olmadığını kavradım. Kapı açık yani. Evet, kimse kapıyı kapatmamış, bu bir ilim meselesiymiş, bunu anladım. Çalışırsanız, öğrenirseniz, kelimenin tam manasıyla âlim olursanız Kur'ân'ı da hadisleri de yorumlayabilir, tefsir edebilirsiniz. Hem eskiden verilmiş cevapları gözden geçirebilir, hem de eskilerin meşgul olmadıkları, bugünkü hayatımızı ilgilendiren mevzularda İslam'ın hükümlerini ortaya koyabilirsiniz. Bunların mümkün olduğu konusunda tedrici bir kavrayışla İmam-Hatip'i, Enstitü'yü bitirdim. Enstitü'yü bitirdiğim vakit bu konuda çalışmayı kafama koymuştum. Ömer Nasuhi Bilmen Hoca'ya asistan oldum. O vakitler Hoca bizim Enstitü'deydi. Yüksek İslam Enstitüsü. Evet. Hoca'ya böylesi bir konuyu kabul ettirmek de hiç kolay bir iş değildi. Цитата Ссылка на комментарий Поделиться на других сайтах More sharing options...
Recommended Posts
Join the conversation
You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.